top of page

Bilmek Ya da Bilmemek

  • Yazarın fotoğrafı: Gamze
    Gamze
  • 25 Nis
  • 3 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 30 Nis

Hayatın belirsizliği ve bunun getirdiği kaygı ile baş edebilme insanoğlunun belki de geçmişten günümüze en önemli uğraşı. Bu nedenle yaşanacak olayların önceden tahmin edilmeye çalışılması ayrı bir çalışma alanı olarak tarihin her döneminde karşımıza çıkmakta. Kehanet, gelecekte meydana gelecek olaylar hakkında önceden yapılan tahmin veya bildirim anlamına gelir. Bu tahminler birçok bağlamda yapılabilse de bu yazımızın konusu astrolojik olarak geleceği tahmin etmenin kader kavramı ile bağlantısı yönünde tartışmaya çalışmaktır.

Kehanet kelimesinin kökeni Arapça "kıhānet" (كهانة) kelimesinden gelir ve bilinmeyeni bildirme, gaipten haber verme anlamlarını taşır. Astrolojik kehaneti çok genel olarak gezegenlerin konumlarını, hareketlerini ve etkileşimlerini inceleyerek geleceğe dair çıkarımlar yapmaya çalışmak olarak tanımlayabiliriz. Gezegen hareketlerinden, burçların doğalarından ya da sabit yıldızların mitolojik hikayelerinden çıkarım yaparak bir olayın gerçekleşmesini tahmin etme sürecindeki en önemli noktalardan birisi şu ki; gezegenler bize ya da hayatlarımıza hiçbir şey yapmazlar. Yaşadığımız madde dünyasında her bir olayın gerçekleşmesi sebeplere bağlanmıştır. Geleceği tahmin etme yönünde kullanılan göklerdeki bilgeliğin görevi de bize, olayların mutlak ve tek hüküm sahibi olan Yüce Allah’ın sonsuz ilmi ile düzenin tasarımındaki sebepleri nasıl ilmek ilmek işlendiğini tüm çıplaklığı ile göstermektir.

Astrolojiyi gökyüzünün dili olarak kabul edersek bir astroloğun görevi tam olarak çevirmenlik yapmaktır. Bir olayı tahmin etme sürecinde söylenen tüm kelimelerin astroloji dilinde de bir karşılığı mutlaka bulunmaktadır. Olayların gerçekleşme zamanlarını belirlemede matematik hesabı yapılmakta ve değerlendirmenin arkasında tamamen astrolojik veriler bulunmaktadır. Bu nedenle astrolojik kehanet etik ilkelere bağlı kalmanın çok önemli olduğu bir alan. Bu alanda çalışan bir astrolog, analizlerinde his, duygu, kişisel yoruma yer vermeden tamamen gökyüzü zamanını ve bilgisini yer yüzüne aktarmakla görevlidir.

Doğum haritalarımız, ruhumuzun fiziksel bedene büründüğü zamana ve mekâna göre çıkarılan haritalar olup, hayatlarımızın tüm şifresini barındırmaktadır. Bu haritalar yaşamla birlikte akan, kişinin büyümesi ve gelişmesine eşlik eden, yaşayan haritalardır. Hayatımızın şifresini barındıran doğum haritalarımız ilerletilmiş teknikler kullanılarak ya da yıllık güneş dönüşü haritaları ile insanın yaşamdaki kısmetini ve niyetini barındırır. Bunu Külli ve Cüzi irade olarak da nitelendirebiliriz. Hayat bize yaratıcı tarafından bahşedilen kısmet ile ne tür seçimler yaptığımızla ilgilidir. Başımıza gelen her olay ve bu olaylara verdiğimiz tepkiler bütünü yaşadığımız hayattır esasında.

Kendi hayatımdan baktığımda ve danışmanlıklarımda da edindiğim izlenimlerimle şunu belirtebilirim ki, bizler aslında gelecekte ne olacağını merak etmekten daha çok geleceğin bizim arzu ettiğimiz şekilde gerçekleşmesini istiyoruz. Fakat bizlerin geleceği şekillendirme gücü, -buna cüzi irade de diyebiliriz- geçmiş seçimlerimizden asla bağımsız değildir ve bir astroloğun gelecek tahmininde bulunması kişiye yeni bir kader vadetmeyecektir. Geçmiş seçimlerimiz de bize bahşedilen sınırlar çerçevesindedir (doğum haritalarımızda belirtilen potansiyeller ve ihtimaller) bu nedenle cüzi irademizi de, en karne olduğumuz potansiyeller çerçevesinde kullanabiliriz.

Kaderin kavramsal olarak tartışması bu yazımın içeriği olmamakla birlikte, değerlendirmelerimde dayandırdığım tanımı da belirtmem gerekli. Kader, kelime anlamı ile ölçü, yasa, miktar demektir. İslam inancında Allah’ın ezeli ilminde yarattığı her şeyin bilgisine sahip olması, bu bilginin mutlak ve değişmez olmasıdır. Kaza ise takdir edilenlerin madde aleminde zamanı geldiğinde yaşanmasıdır, olayların gerçekleşmesi bu noktada sebeplere bağlandığından dolayı horary astroloji, gökyüzü ilmini sebepler olarak görerek, okumaya çalışmaktadır. İslam inancında 2 tür kader kavramından bahsedilmektedir. Kader-i Muallak, Kader-i Mübrem. İnsanın doğduğu yer, ailesi, boyu, kilosu gibi irade kullanamadığı durumlar Allah’ın iradesi ve takdiri ile gerçekleşmekte ve Kader-i Mübrem olarak adlandırılmakta, insanın bu noktada sorumluluğu bulunmamaktadır. Kader-i Muallak ise insanın iradesi ile tercih ettiği ve sorumlu olduğu seçimlerini kapsamaktadır. Allah’ın ezeli ilminde bir insanın nasıl davranacağını bilmesi, insanın cüz-i iradesini kullanmasına engel olmayacaktır. Bu noktada horary astrolojinin soruları cevaplarken okuduğu dil, Allah’ın mutlak ve değişmez ilmidir. Dolayısı ile haritalarda hata asla bulunmamaktadır. Astroloğun tahmininin gerçekleşmemesi durumunda da insana ait okuma hatası olduğunu söylemek değişmez gerçeğimizdir. 

Öncelikle Horary astrolojide 2 tür soru şeklinden bahsedebiliriz. Birincisi olayın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği yönünde sorular ve zamanlaması, örnek vermemiz gerekirse: İş başvurum olumlu sonuçlanacak mı, ne zaman? İkincisi ise bu işi kabul edersem mutlu olur muyum, kabul etmeli miyim? Bu soruların da okuma şekilleri farklıdır. Yapmalı mıyım-yapmamalı mıyım sorularının cevapları Cüz-i irademizi ortaya koyma şeklimizle ilişkilidir. Olacak mı ne zaman? Soruları ise Küll-i ve Cüz-i iradenin ortaya konması ile yazılmış olan kaderi okumaya çalışmakla ilgilidir. Bu işi kabul etmeyeceğim ama kabul edersem ne olur? Horary astroloji için cevaplanamaz bir sorudur, çünkü gerçeklik tektir ve hipotezle bu gerçeği değiştirmek mümkün değildir, cevap aramak da anlamsızdır. Burada kaderin yazılmış olması Cüz-i irade bakımından Allah’ın öncesinden irademizi hangi yönde kullanacağımızı bilmesi ve Külli iradesi ile takdir edip yaratmasıdır. Dolayısı ile irademizi kullandığımız Cüz-i irade kapsamında, Allah’ın yaratım dışında insana müdahalesinden bahsedemeyiz.

Ölçü ve miktarlarla belirlenmiş bu alemde insana düşen en önemli görev, seçimlerini kendisine bahşedilen akıl ile en doğru şekilde yapmaya çalışmaktır, gökyüzünün bilgeliği de bizlere yol göstermek için parıldamaktadır.

Son Yazılar

Hepsini Gör

Yorumlar


Bu gönderiye yorum yapmak artık mümkün değil. Daha fazla bilgi için site sahibiyle iletişime geçin.
bottom of page